22 Ağustos 2017 Salı

13 Reasons Why 1. Sezon Dizi Yorumu


Herkese Merhabalar!

  Yine üşengeçliğimden ötürü aylardır geciktirdiğim 13 Reasons Why’ın dizi yorumuyla karşınızdayım. Baştan belirtmeliyim ki bu yorumum spoiler içermeyen genel bir yorum olacak. Diğer yazım da ise kaset sahiplerinden bahsettiğim spoilerlı bir yazı olacak.

  13 Reasons Why'a geri dönecek olursak; dizi adeta patladı, özellikle gençler tarafından bayağı izlendi. Hatta bu diziden etkilenip intihar eden olduğunu bile okudum. İntiharı havalı bir hale getiriyor, meşrulaştırıyor gibisinden eleştirenler oldu. Peki bu dizinin olayı ne? Gerçekten intihara özendiriyor mu? Nasıl bir dizi? Bu konuda neler düşündüğümün cevabını vereceğim.

19 Ağustos 2017 Cumartesi

Blogum 2 Yaşında!



  Bugün 19 Ağustos 2017. Blogumu açalı tam 2 sene olmuş. 730 gün,17520 saat geçmiş. Daha dün gibi hatırlıyorum blog sayfasını oluşturmaya çalıştığımı, ilk zamanlarda atomu ben parçalamışım gibi olan heyecanımı. Belki çok klişe gelecek ama izninizle söylemek istiyorum: Zaman nasıl da geçmiş.


18 Ağustos 2017 Cuma

Şeker Portakalı - José Mauro de Vasconcelos | Kitap Yorumu




Bazı kitaplar vardır tekrar tekrar okunması gereken. Yıllar geçse de değerini yitirmez, hiç eskimez. Tıpkı Şeker Portakalı gibi. Kitapta 5 yaşındaki küçük Zeze'nin çocukluğundan bir kesiti okuyoruz. Anlatım dili bir çocuğun ağzından olduğundan çok masum ve naif. Şeker Portakalı sizi alıp götüren, bazı cümlelerle kalbinizi on ikiden vuran bir kitap.

Öldürmek, Buck Jones'um tabancasını alıp güm diye patlatmak değil! Hayır. Onu yüreğimde öldüreceğim, artık sevmeyerek... Ve bir gün büsbütün ölecek.

Alaska'yı Bulmak – John Green | Kitap Yorumu



 Bu kitaba karşı çok karışık duygular içerisindeyim. Kendi içimde sevdiğim ve sevmediğim yönlerini bir kefeye koyup terazinin hangi kolunun ağır bastığını bulmaya çalışıyorum. Aslında buna net bir cevabım yok.


  Kitap yatılı bir lisede geçiyor. Yaşananları Miles'ın ağzından okuyoruz. Eski lisesinde asosyal olan Miles, yeni lisesinde bir arkadaş grubuna sahip olur. Kitabın özellikle başlarında liseli gençlerin başlarından geçenleri, yaptığı eşek şakalarını, kuralları çiğnemelerini, asiliklerini vs. Okuyoruz.

Hayatın Kıyısında – Jennifer Niven | Kitap Yorumu


Hayatın Kıyısında – Jennifer Niven

''Yalnız değilsin'' dedi. Aslında öyleyim. Sorun da bu ya zaten; hepimiz bedenlerimize ve zihnimize sıkışıp kalmış yalnızlarız. Hayattaki tüm arkadaşlıklarımız yüzeysel ve gelip geçici, diyebilirdim.

  Bu kitabı okumayı uzun zamandır erteliyordum. Hakkında çok fazla yorum okudum. Ancak kitap beni şaşırtarak beklediğimden daha da psikolojik çıktı. Psikolojik temelleri olan kurguları zaten sevdiğim için sorun olmadı. Kitabın kapağında şöyle bir ifade geçiyor: Yaşamayı, ölmek isteyen bir çocuktan öğrenen bir kızın hikayesi. Kitabı çok iyi anlatan bir cümle ama bana göre bu Finch'in hikayesiydi. Bence Violet, Finch'in gölgesinde kaldı. Violet sevdiği insanları kaybedeni kısacası geride kalanları temsil ederken, Finch ruhu çocuk yaşta ölen/ öldürülen ve psikolojik sorunları olan bir gençti.