30 Mayıs 2018 Çarşamba

Kan ve Gül – Alper Canıgüz |Kitap Yorumu


 Son zamanlarda günümüz Türk yazarlarından kitap okumamıştım. Kan ve Gül'ün de beğenildiği birkaç yorum okuyunca kütüphanede de görünce almadan edemedim. Alper Canıgüz'ün kullandığı dil güzel ve kitap gerçekten çok akıcıydı. Özellikle psikolojik analizleri okumak güzeldi. Bir de kitapta Kadıköy’ün mekan olarak sıkça geçmesi benim açımdan anlamlıydı. Çünkü Kadıköy sürekli gittiğim bir yer olduğu için bir romanda geçmesi anlatılan mekanı kafamda çok iyi bir şekilde canlandırmama neden oluyordu. Bir de bu psikolojiyi asla anlayamayacağım ama insan “ Aaa Kadıköy!” diye istemsizce seviniyor.

Şekersiz 21 Gün – Özge Bezirci Dikici



 Herkese Merhaba! 
 Bugün sizlere her zamankinden çok daha farklı bir kitap hakkında konuşacağım. Eh biraz da sağlık öyle değil mi? Bundan 3 ay önce beslenme düzenimi tamamen değiştirme kararı almıştım. Keşke böyle bir kararı daha önceden alsaymışım. Gerçekten kendimi eskisinden çok daha iyi hissediyorum. 

26 Mayıs 2018 Cumartesi

Cümle Kapısı - Nazan Bekiroğlu | Kitap Yorumu


  Cümle Kapısı içinde denemeler bulunduran bir Nazan Bekiroğlu kitabı. Cümle Kapısı'nda zindanlar, hapisler,intihar,ihanet gibi çeşitli konularda denemeler var. Yazarın edebi yönünü o kadar beğeniyorum ki bu kitabı okurken de ruhum edebiyata doydu resmen. Bu nasıl bir kalem gücü? Kitabı okudukça yazmanın insana doğuştan verilmiş bir yetenek olduğuna iyice inanmaya başladım.

20 Mayıs 2018 Pazar

İncir Kuşları - Sinan Akyüz | Kitap Yorumu



  Bir ara televizyonda kısa bir belgesel halinde yayınlanan Srebrenitsa Katliamı'nı izlemiştim ve gerçekten çok etkilenmiştim. Malesef o kadar acımasız bir dünyada yaşıyoruz ki hepsinin bir karşılığı olduğuna inanmasam gerçekten yaşanmaz diyeceğim. İncir Kuşları,  bir insanlık ayıbını anlatıyor. Üstelik öyle çok eski bir tarih de değil. 1992-1995 yılları arasında medeniyetin göbeği olarak görülen Avrupa'da meydana gelen bir soykırımı anlatıyor. Cidden bu kadarını da yaptıklarını bilmiyordum. Bazı satırları okurken "Bunu da yapmış olamazlar artık."dedim. Hani özellikle düşünsem aklıma gelmeyecek kötülükler, tecavüzler, işkenceler... Tek kelimeyle korkunç! 

10 Mayıs 2018 Perşembe

İkna- Jane Austen | Kitap Yorumu


 

"Oysa şimdi iki yabancı gibiydiler. Hayır bu yabancı olmaktan da beterdi, çünkü hiçbir zaman yeniden tanışamazlardı. Sonsuza kadar sürecek bir yabancılaşmaydı bu."

 Günlerden bir gün yine kütüphanede okuyacak kitap ararken Jane Austen rafının aniden gözüme çarpmasıyla Gurur ve Önyargı tadında bir şeyler okumak isteyerek elim İkna'ya gitti. İkna, fikrimce Jane Austen'ın kitapları arasında en gölgede kalmış olanı olabilir. Ama merak bu ya işte ben de okumaya başladım. Kitaptan çıkardığım en büyük sonuçsa 1800'lerin İngiltere'sinde doğmadığım için şükretmek oldu. Gerçekten bu nasıl bir yaşam tarzı dedim. Soyluluğa, paraya, mevkiye, güzelliğe kafayı takmış insanlar, yapacak işi olmadığı için sürekli ev ev dolaşıp dedikodu yapan kadınlar, eş bulmak için döndürülen oyunlar,cilveler bilmem neler daha neler neler... Bir an önce kitabı bitirmek istedim. Jane Austen'a ise bu noktada bir şey diyemem. Çünkü besbelli kadın çevresinde olup bitenleri kitaba yansıtmış, o dönemin özelliklerini önümüze sermiş.