31 Aralık 2018 Pazartesi

2018 ve Ben | Neler Oldu?


  2018'in son günlerinden herkese Merhaba!
  Bilirsiniz şu zamanların en popüler aktivitesi bütün bir yılı yorumlamak ya da favorilerden bahsetmek. Benim de aklıma 12 ayı nasıl geçirdiğimi anlatan bir yazı yazmak geldi. Marjinal olacağım ya güya. 😏Aslında düşününce çok saçma gelmiyor mu? Yıl dediğin hayatının son 365 gününden bir kesit. Neyse çok derin kuyulara dalmadan bu yazıyı kendim için yazıyorum. Bazen yol haritamı kaybettiğimde şöyle geriye dönüp "Ya sen neleri atlattın, bunu mu atlatamayacaksın." demek için.

20 Aralık 2018 Perşembe

Hakan: Muhafız ( The Protector) Dizi Yorumu ve Karakter İncelemeleri


  Herkese Merhaba !
  Beklenen an geldi ve Netflix'deki ilk Türk dizimiz Hakan: Muhafız namı diğer The Protector izleyicinin karşısına çıktı. Dizi bir ilk olması nedeniyle beğenen olsun beğenmeyen olsun herkesin dilinde. Ben de dizi hakkında bir inceleme yazısı yazmasam içimde kalırdı. 
  Diziyi "Çağatay Ulusoy Netflix projesinde rol alacak " haberinden beri takip ediyordum. Çünkü ilk Türk Netflix dizisinin nasıl olacağını çok merak ediyordum. Şunu da baştan söyleyeyim. Dizi Türk dizisi olduğundan kıyak geçmeyeceğim. Bu blogda daha önce yabancı dizileri nasıl yorumluyorsam aynen öyle yorumlayacağım. Hem zaten bu bir bakıma Netflix'in işi sayılır.
Dizinin Konusu: Bilmeyen var mı bilmiyorum ama ben yine de yazayım dedim. Hakan adında sıradan (çok çok sıradan) bir Kapalıçarşı'da çalışan gencimiz, İstanbul'u kurtarma görevi olan bir muhafız olduğunu öğrenir. Kimden mi koruyacak? Ölümsüz denen kötü amaçlı kişilerden. Hoş neye göre kime göre kötü orasını da anlayamadım. Tabi bir de Muhafız'a "Sadık Olan" yardımcıları var. Hikaye işte bu üçgenin içinde geçiyor diyebiliriz.

  Şimdi dizinin sevdiğim ve sevmediğim yönlerinden bahsedeceğim. İlk olarak sevdiklerimden bahsetmek istiyorum ki beni sırf Türk dizisi olduğu için cool olmak adına diziyi gömmeye çalışan tayfadan sanmayın.

16 Aralık 2018 Pazar

Muhteşem Gatsby - F.Scott Fitzgerald | Kitap Yorumu

  Muhteşem Gatsby'nin yakın zamanda filmini izlemiş ve film bittikten sonra ise “Mutlaka kitabını okumalıyım!” demiştim. Ve sonunda kitabı okudum ve onu da filmi gibi çok sevdim. Kitabı okurken film resmen satırların arasında canlandı. Her zaman önce kitabı okuma taraftarıyımdır. Çünkü filmlerde çoğu şey değiştirilmiş ya da eksiltilmiş olur. Ancak film kitaba o kadar sadık kalmış ki küçük çaplı bir şok yaşadım. Kitabı ve filmi birbirini bu kadar besleyen başka kitap okudum mu bilmiyorum. O yüzden filmini önce izlemekte bir sakınca yok. Hem zaten Gatsby'yi kafanızda LeonardoDi Caprio'dan daha iyi hayal edemezsiniz.