Sayfalar
▼
31 Aralık 2017 Pazar
Adulthood is a Myth - Sarah Andersen | Kitap Yorumu
Sarah Andersen’in çizimlerine sosyal medyada sürekli rastlıyordum. Sarah Andersen’in çizimleri Adulthood is a Myth kitabının içinde toplanmış. Yakın zamanda Pegasus Yayınları’ndan Büyümek Diye Bir Şey Yok adı altında da çıktı. Baktım herkes okuyor, parasızlıktan kitabın İngilizcesini indirdim. Karikatür kitabı olduğu için sayılır mı sayılmaz mı bilmem ama okumayı bitirdiğim ilk İngilizce kitap oldu. Zaten çok basit bir İngilizcesi var. Bu yöntemi herkese tavsiye ederim. Karikatürlere gelecek olursak resmen bayıldım. “ Bu ben.”, “ Ay aynı ben.”, “ Bunu yapan bir tek kendim sanırdım.” diye diye gülerek okudum. Kadın tabiri caizse ibretlik tespitler yapmış. Ekran görüntüsü alırken bir fark ettim ki neredeyse tüm kitabı çekmişim. Anladım ki bazı davranışlar, düşünceler ve hatta saçmalıklar evrenselmiş. Demek ki herkes de yapıyormuş, yalnız değilmişim. Bir de mesela çok basit bir çizim ama çok şey anlatıyor. Çok ama çok eğlenceli olan Sarah Andersen'in karikatürlerini sosyal medya hesaplarından takip etmenizi öneririm. Çok eğleneceğinize ve kendinizi bulacağınıza eminim.
Beni İnstagram'da da takip etmek isterseniz şuraya tıklayın.
Anayurt Oteli - Yusuf Atılgan | Kitap Yorumu
Kitabın ana karakteri Zebercet belki her gün yanından usulca geçtiğimiz, kendi hayatlarımızda figüran gibi duran, anlatmaya kalksak “Efendi, kendi halinde bir adam işte” sözcüklerinden öteye gitmeyecek bir adam. Belki de aşırı sıkıcı bulacağımız, dikkate almayacağımız, iki laf sokup alaya alacağımız bir adam. Ancak bizim ilgilenmeye değer görmediğimiz iç dünyası o kadar karışık ki aslında bir kitabın ana karakteri olabilecek kadar. Sessiz insanları hiçbir zaman küçümsememek lazım. Unutmamak gerekir ki buz dağının görünmeyen kısmı da var ve görünen kısmından çok daha büyük ve derin.
24 Aralık 2017 Pazar
Ermiş + Ermişin Bahçesi - Halil Cibran | Kitap Yorumu
Ermiş Kitap Yorumu
Ermiş, El Mustafa
adında bir bilginin yıllar önce geldiği Orphalese kentinden bir gemiyle ayrılmadan
önce halkın son sorularını cevaplamasından oluşuyor. 54 sayfadan oluşan bu kısa
kitapta aşka, evliliğe, acıya, dostluğa, öğretmeye, zamana, güzelliğe dair gibi
çeşitli 26 bölüm bulunuyor. Bazı cümleler çok güzel olsa da genellikle nasihat
verir gibi bir tarzla yazıldığı için kitabı çok da sevemedim. Bununla birlikte cümlelerin
öğretici olup şiirsel bir dille yazılmasına karşın “ Bir cümle duydun ve tüm
hayatım değişti.” Dedirtecek bir durum içerisine de giremedim. Hatta bazı
düşünceleri benimseyemedim bile. Belki bu kadar nasihat niteliği taşımasa
sevebilirdim. Şunu da belirtmek isterim ki 54 sayfa olmasına rağmen çok da
kolay okunan bir kitap değil. O düşünceleri biraz da çözümlemek lazım.
22 Aralık 2017 Cuma
İki Yeşil Su Samuru – Buket Uzuner | Kitap Yorumu
Ernest Hemingway – Silahlara Veda | Kitap Yorumu
9 Aralık 2017 Cumartesi
Seninle – Jasinda Wilder | Kitap Yorumu
Seninle, çok uzun zamandır gördüğüm halde bir ara okurum
diyerek yıllar sonra okuduğum bir kitap. Dram zaten sevdiğim bir tür ve
romantizmle harmanlanması da genelde hoşuma gidiyor. İşte bu zaafım da bazen beni
hayal kırıklığına uğratıyor. Tıpkı Seninle’de olduğu gibi. Kitabın %99'unu
gözlerimi devirerek okudum.
1 Aralık 2017 Cuma
Geçmişin Kırıkları- Brittainy C. Cherry | Kitap Yorumu
İçinde ruhu
yaralı olup da iyileşme sürecini konu
alan kitapları severim. Geçmişin Kırıkları bu yüzden okuma listemdeydi. Evet,
kitaptan bir beklentim de vardı. İyi bir Goodreads puanına ve yorumlara sahip
olduğu için, üstelik okuması en hoşuma giden klişelerden birini konu aldığı
için. Ve kitabı nihayet bitirdim. Hem olumlu hem olumsuz bir sürü karmaşık
düşünceye sahibim. Ama kitap benim için “eh işte” sınıfında kaldı.
Kabuslarınla rüyalarının arasında kalan o yer var ya?
Hani yarınların hiç gelmediği, dünün artık acıtmadığı o yer. Kalp atışlarının benimkilerle uyumlu olduğu o yer. Zamanın olmadığı ve nefes almanın kolay olduğu o yer.
İşte seninle orada yaşamak istiyorum.
Eylembilim - Oğuz Atay | Kitap Yorumu
Bence insanlar bu yüzden anlaşamıyorlardı: Herkes başka dili
konuşuyordu.
Oğuz Atay, kitaplarındaki alıntılara rastlamamla bu güzel
cümlelerin sahibi kim diye merak ettiğim bir yazardı. Hep okumak isteyip bir türlü okuyamıyordum. Eylembilim,
Oğuz Atay'ın kalemiyle buluştuğum ilk roman oldu. Aslında başlangıç için uygun
bir kitap seçip seçmediğime dair ufak tereddütüm vardı. Çünkü kitap Oğuz
Atay'ın ölümü sebebiyle yarım kalmış. Ancak kütüphanede benim almak istediğim
kitapları malesef önceden alınmıştı.