KPSS'den Nasıl Yüksek Puan Alınır?

  Herkese Merhaba,
  Bugün yoğun istek üzerine ( sadece bir kişi 😅) 2019 KPSS'den nasıl 90 puan alarak kendi branşımda beşinci olduğumu anlatacağım. Ben sınava öğretmenlik için girdim. İki hafta önce de atandım. Gerçi tam amacıma ulaşmıştım ki şansıma coronavirüs salgını çıktı ama ne yapalım önce sağlık. Bilenler bilir öğretmenler üç aşamalı bir sınavdan geçiyor bunun için. Ha bir de mülakata giriyorsunuz. ( Bu öğretmenlik kebap meslek diyenlere gelsin.) Eğer sadece tek bir oturuma girecekseniz GK-GY gibi işiniz çok daha kolay, beterin beteri var. Neyse konumuza dönelim. Bu yazıda konuları tekrar etmek, çok fazla soru çözmek, farklı kaynaklardan çalışmak, sağlıklı beslenmek, iyi uyumak gibi herkes tarafından bilinen şeylerden bahsetmek istemiyorum. Bunlar hakkında hepimiz hemfikiriz. Ben bu yazıda başarmak için naçizane kendi uyguladığım bazı yöntemlerden bahsedeceğim. Umarım yararlı olur. 

1)Kafada Bitirmek Lazım

  Öncelikle şunu söylemeliyim ki muhtemelen KPSS'ye hazırlanan çoğu kişi en az 21 yaşında olduğu için gelecek kaygısı çok fazla oluyor. Çünkü üniversite sınavı gibi bir şey değil bu. Yüksek puan alamazsan direkt işsizsin ve belli bir yaşa geldiğin için artık aileden para istemek eskisi gibi kolay olmuyor. İşte bu atanacak mıyım, ya atanamazsam, çalışıyorum ama boşuna, sanki atanacağım da gibi düşünceleri kafadan atamazsanız işiniz bir hayli zor. Çünkü bu düşüncelerle boğuşurken derslere odaklanamazsınız. Ben mesela atanmayı kafama koymuştum. Başka çaremin olmadığına kendimi inandırmıştım. Özel okulda staj yapan biri olarak gözlemlerimden sonra kesinlikle özelde öğretmenlik yapmak istemediğime karar vermiştim. İlk ve tek seferde KPSS'den kurtulmayı kafaya koydum. Açtım defterden beyaz bir sayfa, ilk maddeye yazdım:

Şu an bu kutucuğa tik atmanın zevkini anlatamam.

Yazarak hedefimi somut bir hale getirmek istedim. Üstelik tükenmez kalemle yazdım ki silme noktasına geldiğimde bile hedefimden vazgeçemeyeyim. Vazgeçsem de şu hedefi okuyup aynadakine ekmek vermeyeyim diye :) Şaka bir yana kendimi tanıyan biri olarak uzadıkça eski motivasyonumu kaybedeceğimi, umutsuzluğa düşeceğimi biliyordum. Ne zamanki ders çalışırken bir bıkkınlık gelse kendime hep " Şimdi çalışırsan ileride rahat edeceksin, geleceğini düşün. " diyerek kendi kendimi motive ettim. Hazır konusu değmişken en büyük motivasyon dıştan gelen değil, içten gelendir.  Hiç kimse sizin yerinize ders çalışamaz çünkü.

2) 24 Saati Beşe Bölün

 Evet bu madde çok önemli arkadaşlar. Başarımın çoğunu ben bu çalışma sistemine borçluyum. Namazın hayatınızı düzene sokma işlevinden yararlanın. Ben namaz kılarak hayatımı beşe bölüyordum ve bu şekilde inanılmaz bir verim alıyordum çalışmalarımdan. Ben sınav dönemi sadece ders çalışmaya karşıyım. Namaz kılarak da içimizdeki manevi boşluğu doldurmamız gerektiğini düşünüyorum. Sınava çalıştığımız dönemde hiçbir şey yapmayıp bir gün önce Allah'a yalvarıp yakarmak ve sınav günü okunmuş su içmek biraz ne bilim.... biraz şey işte. Sabah namazıyla öğle namazı arası en az 3 saat çalışmayı kendime şart koşuyordum ki bilirsiniz sabah namazından sonraki zaman dilimi beynimizin en iyi çalıştığı zaman dilimi. Uyuyarak yazık etmeyin bu zamana. Ben bazen azıcık çalışıp uykusuzluktan ölüyorsam biraz daha uyuyor ve yine kalkarak öğleye kadar kalan süreyi tamamlıyordum. Bu saatlerde çalışarak aldığınız verimi yatsı namazından sonra alamıyorsunuz. Akşama doğru ben kendimi ödüllendirerek ders çalışmayı bırakıp istediğim şeyleri yapıyordum. Öğle ve ikindi arası da 2 saat çalıştınız mı güneş batmadan siz 5 saat çalışmış oluyorsunuz zaten. Bundan sonraki vakit aralarında da 2 saat çalıştınız mı 7 saat çalışmış oluyorsunuz ki bu gerçekten çok iyi bir çalışma saati. Ben sınava 2 ay kala falan 10 saatlere kadar çıkmıştım. Tabi okulum varken her zaman bu kadar saat çalışamıyordum ki o da haftada 3 gün falandı bunu değiştirip uyarlamak sizin elinizde. Mezunsanız zaten uygulamakta hiçbir sorun yok.

3) Konuları Sarmal Yöntemle Tekrar Edin

 Diyelim ki siz şu ana kadar beş tane konuya çalıştınız ve altıncı konuyu yeni öğrendiniz. Bir hafta içinde bu öğrendiğiniz yeni konuyu artı daha önceden çalıştığınız tüm bu eski konuları tekrar etmeli ve bir soru dahi olsa bu toplam altı konudan soru çözmelisiniz. Veyahut diyelim 20 konu öğrendiniz. En son öğrendiğinizden daha fazla olmak üzere yirmisinden de bir hafta içinde bir soru dahi olsa çözmeye çalışın ve bir göz gezdirerek de olsa tekrar edin. Böylece sınava kadar her konuyu beyninizde güncel tutmuş olacaksınız. Bu söylediğim yöntem de çok etkili. Çünkü çoğu insan ya sadece en önemli konulara çalışıyor ya da son konulara doğru ağırlık vererek çalışıyor. Eğer işinizi sağlama almak istiyorsanız her konuya hakim olmalısınız. Hatta ben bunun için Rasyonel App diye bir uygulama kullanıyordum. Hayatımda ilk defa bir uygulamaya para vermiştim. Para verdiğim için de kullanmamazlık yapamıyordum ahhahaha.

4) Kronometre Tutmak

  İlk çalıştığım zamanlar kronometre kullanmıyordum. Hadi bir entellik olsun diye deneyeyim dedim. Bir de ne göreyim 2 saat çalışınca kendimi çok bir şey çalıştım sanıyormuşum. Ders çalışırken zamanın göreceliği değişiyor. En az altı saate tamamlamaya çalışıyordum. Bunu Pomodoro tekniği yaparak da tamamlayabilirsiniz. Ancak kendinizi tanımanız önemli. Açıkçası ben 25 dakika süre 5 dakika mola yaparak çalışmanın bana göre verimsiz olduğunu fark ettim. Tam odaklandığım anda beş dakika mola vermek tüm konsantrasyonumu bozuyordu. Deneyerek kendime en uygun olanının 40 dk ders 15 dakika ara olduğunu fark ettim. Yani size her önerilen çalışma stilini uygulamayın. Masaya bir oturuşta ne kadar sıkılmadan durabildiğinizi bilin mesela ve ona göre kendi çalışma stilinizi belirleyin.

5) Çalışamadığınız Günler Olacak, Endişelenmeyin.

  Tam güzel bir plan yapıp bu sefer çalışacağım dediğimde ya bir misafir gelirdi, ya bir cenaze olurdu, ya başka bir acil durum. Bir keresinde staj yaptığım okulda köle gibi kullanıldığım için bir hafta kitapların kapağını açamadığımı, çalışmadığımı bilirim. "Hayat siz planlar yaparken başınıza gelenlerdir." sözüne o kadar inanıyorum ki... O zamanlar planlarım bozulduğu için çok üzülüyordum ama şimdi düşünüyorum da aslında bir şey kaybetmedim. Bütün sınava çalışanların yani rakiplerinizin başına gelen şeyler bunlar. Birkaç kötü durum oldu diye ne bildiklerinizi unutursunuz ne de dünyanın sonu gelir. Bazı şeyleri akışına bırakın. Belki çok klişe ama gerçekten her şey yolunu buluyor. "Zaten şu şu şu oldu, çalışamadım bu saatten sonra çalışsam ne olacak?" diye düşünüp de bunca zaman verdiğiniz emekleri anlık duygu gelgitleri uğruna harcamayın.

6)Hayatınızı Tamamen Ertelemeyin

  Ben eğer bu süreçte her şeyi rafa kaldırsaydım ve sadece ders çalışsaydım başarısız olacağımı düşünüyorum. Arada bir canınız ders çalışmak istemiyor mu bırakın dinlenin bir yarım gün dahi olsa. Arada bir arkadaşlarınızla buluşun. Vicdanınız sızlasa da yapın bunu. Ben mesela çok çalışınca hep merak ettiğim bir diziye başlayarak kendimi ödüllendiriyordum. Şayet kendime hiç zaman ayırmasaydım mutsuz olurdum ve bu mutsuzlukla bir sene boyunca sınava hazırlanamazdım. Tabiki ipin ucunu fazla da kaçırmayın sakın. Her şeyi dozunda bırakın.

7)Psikolojinizi Sağlam Tutun

  Şunu en başta kabullenin. Bu süreç hiç de öyle kolay olmayacak ama bu süreci bitirmiş biri olarak arkama baktığımda bu kadar dikenli yollardan geçmesem zaferin tadını bu kadar alamayacağımı fark ediyorum. Bir kere ağzı olan konuşacak. Hiç unutmam bir gün eski arkadaşlarla buluşmuşuz. Herkes ne yaptığını anlatıyor. Ben işte söyledim KPSS çalışıyorum falan. İçlerinden birisi yüzünde hiç hoşuma gitmeyen bir ifadeyle " Atanacak mısın ki?" dedi. ATANACAK MISIN Kİ!!?? Eve döndüm sırf  ileride atandığım haberini verebilmek için daha da sıkı ders çalıştım. Ağzı olan konuşacak, ay atamalar az, ay bu da üniversite sınavı gibi olmasın bilmem ne gibi birtakım konuşmalar dönecek etrafınızda. Bırakın konuşsunlar. En güzel cevabı sınav sonucunuzla verebilirsiniz. Ayrıca sınav zamanı yaklaştıkça artık bıkacaksınız, içinizden zerre çalışmak gelmeyecek. Of bir de yaz gelince sakın ola Instagram anasayfa akışında gezinmeyin. Siz ders çalışırken insanların gönlünce hayatını yaşadığını görmek istemezsiniz. Gerçi geçen sene KPSS çalışmayanlar bu sene çalışıyor, ben de atanmış bir halde okulların açılmasını bekliyorum. Her şey geçici yani, merak etmeyin. Hayatınızdan sadece bir sene fedakarlık yapın, geri kalan süre boyunca kafanız rahat olsun.

  Evet şu anda aklıma gelen bunlar. Ve belki de en önemlisi çok uzun ders saatleri çalışmak değil de düzenli olarak çalışmak. Minik kaçamaklar yaparak ama bunun dışında belli bir düzeni devam ettirerek çalışmaya devam etmek yararınıza olacaktır.
 Bana bu günler hiç bitmeyecekmiş gibi gelirdi. Ancak unutmayın ki bu günler de gelip geçecek tıpkı daha önce de her şeyin gelip geçtiği gibi. Geçmişteki ben bugünkü beni görse "Başardık!"diyerek bir beşlik çakar, sonra birbirlerine kocaman sarılırlardı.
 Siz şizofren olduğumu düşünmeden yazıya bir son vereyim bence.
 Kalın sağlıcakla!
 Görüşürüz inşallah!

  Beni İnstagram'da da takip etmek veya bu konuyla ilgili soru sormak isterseniz şuraya tıklayın.