Bu kitap bana yazarın kitaplarını ne kadar özlediğimi hatırlattı. Tarryn Fisher, aşkı farklı yönleriyle işlemeyi çok iyi başaran bir yazar. S.ktir Et Aşkı'da gördüğü bir rüyanın etkisinde kalarak en yakın arkadaşının sevgilisine aşık olan Helena'nın hayatını okuyoruz.
Öncelikle kurgunun bir rüyaya dayanarak
oluşturulmasını çok beğendim. Çünkü rüyalar çoğu zaman bilinçaltının dışa
vurumu oluyor. Günlük hayatımızda bastırdığımız düşünce ve duygularımızı
rüyalarımızda engelleyemiyoruz. Helena'da 10 yıllık arkadaşı Della'nın sevgilisi
Kit'le rüyasında evli olduğunu ve çocuklarıyla güzel bir hayatı olduğunu
görüyor. Bundan sonrasında ise rüyanın etkisinden çıkamıyor, sürekli aklına o
rüya geliyor. Bu kurgu aslında bizim dizilerimizde görmeye çok alışkın
olduğumuz bir senaryo. Ancak kelimelerin gücü denen şey burada devreye giriyor.
Ben buna kısaca klişeleri klişe olmaktan çıkaran yazım gücü diyorum. Helena'nın
acı çektiği kısımlar çok iyi yazılmıştı. Öyle ki kitabı okurken o çaresizlik hissini
soluyor gibi hissettim. Ayrıca bu sadece yaşanmaması gereken bir aşk hikayesi
değil, bir kendini bulma hikayesiydi.