6 Ekim 2015 Salı

Kış Bahçesi - Kristin Hannah || Kitap Yorumu

Merhabalar
Nihayet Kış Bahçesi'ni bitirebildim ve yorumu yazmak için kollarımı sıvayıp bilgisayarın başına geçmiş bulunmaktayım. Malum artık üniversiteye başlamanın telaşı, okula gidip yorucu günler geçirmem, araya bayram falan girdi derken kitabı okuyamadım bir türlü. Yarın kütüphaneye teslim etmem gerekmese daha da yavaş okurdum herhalde. Neyse bu kadar lakırdı yeter. Hemen kitabımızın arka kapak yazısını veriyorum.

BAZEN ANNENİN GEÇMİŞİNE BİR KAPI ARALADIĞINDA KENDİ GELECEĞİNİ BULURSUN.

Meredith ve Nina Whitson birbirine taban tabana zıt karakterlerdeki kız kardeşlerdir. Biri evde kalıp çocuklarına bakmış ve aile işinin başına geçmiş, diğeriyse hayallerinin peşinden gidip dünyayı gezmiş ve ünlü bir foto muhabir olmuştur. Ancak sevgili babaları hastalandığında bu birbirine yabancı iki kadın, kendilerini yine bir arada, şimdi bile kızlarına herhangi bir avuntu vermeyen, aşırı mesafeli anneleri Anya'nın yanında bulacaktır.
Ölüm döşeğindeki babalarınınsa, hayatındaki kadınlardan son bir arzusu vardır: Masal son bir kez anlatılacaktır; sonuna kadar.
Böylece Anya'nın 50 yıldan fazla bir süre önce yaşadığı, savaş mağduru şehri Leningrad'daki hayatına açılan, ailelerini kökünden değiştirecek, beklenmedik yolculuk başlar.


Belki de ben bir devekuşu ya da dodo kuşu gibiyim. O kadar uzun süre yerde kaldım ki uçma yeteneğimi kaybettim.

Açıkça belirtmek isterim ki 512 sayfalık kitabın ilk 300 sayfası çok sıkıcıydı. Olay yoktu resmen. Babalarını kaybettikten sonra kızlar buz kadar soğuk anneleriyle kahvaltı yapmaktan gece yatana kadar ne yaptıkları yazılıydı ve o kadar sıkıldım ki buralarda. Çok yavaş ilerliyordu kitap. Ama başladığım işi yarım bırakamamak gibi bir huyum olunca sık dişini diyerek okumaya devam ettim ve sonlarda kitaptan tatmin oldum.Bence konu çok güzeldi. Bir anne neden çocuklarına karşı bu kadar soğuk olabilir? Konunun anlatılış tarzı biraz daha akıcı olsaydı tadından yenmez bir kitap çıkardı ortaya. Beğenmesine beğendim ama daha iyi olabilirdi. Kristin Hannah'ın Ateşböceği Yolu kitabı bu kitabından çok daha güzeldi bana göre. Yazarın okuduğum 2. kitabı olunca beklentim yüksekti.
Masal kısmını çok daha güzel buldum ve beni etkileyen kısımlarda buralar oldu kitapta.Savaşın acı gerçekleri insanı ister istemez hüzünlendiriyor. Savaşı insanlara yaşattığı trajedileri okuduktan sonra kendi hayatınıza şükreder oluyorsunuz.
Yorumu fazla uzun tutmamaya çalışarak kitaba 5 üzerinden 3 veriyorum malesef. Okuyup okumamak size kalmış.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder