İnstagram Hesabı Açtım: @readandbeyond

   Merhabalar!

   Bugün her zamankinden farklı olarak size benim açıdan güzel bir haber vereceğim. Uzun zamandır aklımda olan ancak elimde olmayan imkanlardan dolayı bir türlü yapamadığım şeyi yaptım: Bookstagram hesabı açtım. Sizlerle burada da paylaşmak istedim. İnstagram hesabıma hepinizi beklerim.

   Kendime akıllı telefon aldıktan bir ay sonra 20 Ekim’de İnstagram’da kitap sayfası açtım. Uzun bir süre hesaba isim aradım. En son “readandbeyond” olmasına karar verdim. Aslında bu isim hiç içime sinmedi. Hesaba vermek istediğim isimlerin hepsini araştırdığımda çoktan kapılmış olduğunu gördüm. Açıkçası çok sinir oldum. Resmen bütün güzel isimleri kapmışlar, bize hiçbir şey kalmamış. Sona kalan dona kalır derlerdi de takmazdım. Aslında blogumun da adı olan Vakitsiz Kelimeler koymayı da düşündüm ama sonra yabancılara da hitap etmesini istediğim için dünya diline uymak istedim.

   Şimdi size bir dramdan bahsetmek istiyorum. Ben hesabı açtım birkaç fotoğraf yükledim ama sadece üç beş beğeni aldı. O üç beş kişi de zaten kendi arkadaşlarım oluyor. “Canını sıkma daha ilk fotoğrafların zamanla daha fazla kişi seni fark eder.”diye kendi kendimi teselli etmeye başladım. Şu an hali hazırda 12 gönderim var ama beğeni sayım iki elin parmaklarını geçmiyor. Halbuki ne hayallerim vardı. Takmamaya çalışıyorum ama cidden sinirlerim çok bozuluyor.

   Belki fotoğraflarım süper olmayabilir ama bence şu ana kadar attıklarım gayet güzeller. Ayrıca yorumlarımı gayet özenerek ve tarafsız bir şekilde yazıyorum.Mesela bugün annemle çok hoş bir kitap fotoğrafı çektim. Annemle çekim yaparken çok eğlendim. Tamam dedim bu sefer hesabımda sıçrama olacak. Aradan bir saat geçti ve annemin yanına gittim. Aramızda şöyle bir diyalog geçti.

Ben: Anne, kaç beğeni aldığıma inanamayacaksın.

Annem: Kaç? (Gülüyor.)

Ben: Tahmin et bakalım.

Annem: Bilmiyorum söyle ama ben biliyordum beğenileceğini. Ben yardım edince hemen de nasıl fark etti gördün mü? Hadi söyle kaç?

Ben: Söylüyorum hazır mısın? ÜÇ!

Annem: Allah cezanı almasın ahahahha.

Ya işte böyle dostlar! Hayaller ve hayatlar!

Şu ana kadar pek iç açıcı konuşmadığımın farkındayım. Ancak kendimi tanıdığım için bir şeyden eminim. Pes etmeyeceğim. Defalarca kez başarısız olsam da ne yapıp edip başarıyı kovalayacağım. Çünkü başarısızlığa tahammülüm yok. Bu ben küçükken de böyleydi. Hep en iyisini hedeflemeye çalıştım. Bu seferde aynı şekilde yola devam edeceğim. Belki acele ediyorum ama sabırsızım. Sizden ricam eğer bu yazıyı okuduysanız bookstagram hesabıma destek olmanız. Güzel paylaşımlar yaptığıma inanıyorum ve bunları sizlerle paylaşmayı çok isterim. Bana vakit ayırdığınız için de çok teşekkür ederim.

Görüşürüz!