18 Ocak 2018 Perşembe

Black Mirror 4.Sezon Bölüm İncelemeleri | Dizi Yorumu




 Bundan birkaç hafta önce final haftasındaydım. Yorgunluktan, mutsuzluktan ve uykusuzluktan ölmek üzereyken üstüme bir toprak daha atıldı: Black Mirror'ın 4.sezonu çıkmıştı. Millet Black Mirror'ı izleyip instastory atarken ben anatomideki tüm sistemleri ezberlemeye çalışıyordum. Neyse sonra sınav haftası bitti ve "Sınav haftası bitince şunu yapacağım bunu yapacağım"diye ortalıkta dolaşan ben hiçbir şey yapmadım. İçimden hiçbir şey gelmedi. O yüzden yine gecikmeli bir yorumla karşınızdayım.
  Önce izlemeyenler için spoiler vermeden genel bir yorum yapacağım. Sonra dizinin her bölümü için kısa kısa düşüncelerimi yazacağım. Spoiler tehlikesi gelince ben sizi uyarırım, merak etmeyin.


Black Mirror 4.Sezon Yorumu

1. Dizi bu sezon daha çok gelecekte üretilirse insanları kötü etkileyecek teknolojik ürünler üzerinden bir hikaye işledi. Mesela geçen sezon sosyal medyayla ilgili daha çok değinilen nokta vardı. Bu sezonsa daha distopikti. Gerçi gerçekleşmesi de imkansız değil ama ben öldükten sonra olacağı için geride kalanlar düşünsün banane asdfghjklşi

2. Bölümler bittiğinde bana kendimi çok umutsuz hissettirdi. Hatta mutlu sonlarda bile umutsuz hissettim. Bu diziden mutluluk da beklemiyorum gerçi ama mesela yapay zekayı heyecan verici bir gelişme olarak görüyordum. 5.bölümden sonra keşke üretilmese diye düşündüm.

3.Bu sezonun en çok ön plana çıkan bölümleri 4. ve 6. bölümlerdi. Onların senaryosu cidden daha bir güzeldi.

4.Bu dizinin sevdiğim bir yönü de dizi bittikten sonra beni düşündürmesi. Kafamda bir analizini yapıyorum. Sonra da benden farklı düşünen biri var mı diye açıp yorumlara bakıyorum. Böylece bazen dizi sırasında farkına varmadığım detayları da fark etmiş oluyorum.

5.Bu dizinin sevmediğim yönü ise bir anda pat diye çok açık bir sahnenin karşınıza çıkması. Yahu böyle bir amacım olsa açar Black Mirror mı izlerim? Beni söyletmeyin şimdi. Ve bence bu dizinin izleyici kitlesini de sınırlı tutuyor. Bazen kurguya hiçbir getirisi olmadan da koyulmasını  göz önüne alarak bilerek böyle yaptıklarını düşünüyorum. Sanki çok normalmiş gibi kabullenmemizi bekliyorlar da kabullenilecek gibi değil. Bir yavaş gelin ya!

6. Fazla söze gerek yok Black Mirror işte... Dizinin geri kalan her şeyi aynı.

Şimdi gelelim dizinin bölümlerinden bahsetmeye. Buradan sonra spoiler içermektedir. Baştan uyarayım.


Bölüm İncelemeleri



1. Bölüm: U.S.S Calister

  Sezona iyi bir giriş yaptık bu bölümle. İlk başta bu ne ya desem de sonra görüntü kalitesinin neden öyle olduğunu anladım. İnsanlar tarafından ezilen, hor görülen bir insanın eline güç geçerse ne kadar tehlikeli olabileceğini görmüş olduk. Şöyle ki bir adam düşünün. Hep ezilsin, patronları azarlasın. Bu adam eve gelince n'apacaktır? Hırsını karısından ya da başka bir aile bireyinden çıkarır. Sizi bilmem ama bence genel durum malesef böyle oluyor. Sorunun kaynağını hor gören de mi hor görülende mi aramak lazım bilemem. Ama sessiz insanları hiçbir zaman küçümsemem ben. İşte dizinin ilk bölümü de eline geçen teknolojiyi kendisini sinir eden insanlardan intikam almak için kullanan bir adamı görüyoruz. 


2.Bölüm : Arkangel


  Hikayemiz aslında çok masum başlamıştı. Kızı bir kere kaybolan bir anne böyle bir olayın bir daha yaşanmaması için yeni bir teknolojiye başvuruyor. Kızının kafasına yerleştirilen bir çiple tabletten onun kalp atışından tut kızının gözünün gördüğü şeye kadar takip edebiliyor. Kız belli bir yaşa kadar onu strese sokabilecek durumları göremiyor, kanın nasıl bir şey olduğunu bile bilmiyor. Kötü olanı göstermeden doğru olanı nasıl bilebilir bir insan? Ayrıca eğer böyle bir teknoloji üretilse en azından kendi ülkemiz adına söyleyebilirim ki kimsenin özeli kalmazdı. Çünkü bizim annelerimiz çok pimpirikli. Anlıyorum devir kötü ama o zaman hayatın zorluklarını nasıl öğreneceğiz? Bölümün en sonunda annesine düşman hatta neredeyse onu öldüresiye döven bir evlada dönüşümünü izledik. Daha mı iyi oldu şimdi? 
Not: Anneye şiddete hayır!

3.Bölüm: Crocodile


  İzlerken en sıkıldığım bölüm 3. bölümdü. Sadece sonlara doğru merakla izledim. Sigorta görevlisi kadınla katil kadının yolları kesişene kadar çok sıkıldım. Bu bölümü teknolojinin kara yüzü için değil de daha çok katil yakayı ele verecek mi diye izledim ki bence burada anımsatıcı cihazının kara yüzü falan da yoktu. Normalde cinayete tanık olan birinin öldürüldüğünü hiç mi izlemedik? Bu ha normal yollardan gerçekleşsin ha bir anımsatıcı cihaz tarafından gerçekleştirilsin. Ayrıca adalet yerini yine bu cihazla bulmadı mı? Hadi o zaman dizinin adını White Mirror yapalım.
 Teknoloji burada ana eksende değil de bir araç görevindeydi. Katılırsınız katılmazsınız benim görüşüm böyle. Burada kendi adıma çıkarabileceğim sonuç bir insan elindeki değerli şeyleri kaybetmemek için her şeyi yapabileceği, masum bir bebeği bile öldürebileceğiydi. 

4. Bölüm: Hang The Dj


  Bu bölümün incelemesini Barış Özcan'ın youtube kanalında izleyebilirsiniz. Orada çok güzel yorumlanmış. Şahsi görüşüme gelecek olursak en sağlam bölümlerden bir tanesiydi. Kurguyu beğendim. Çok fazla yetişkin içerikli olması bölüme gölge düşürse de ki bence yetişkinler bile izlemesin o ne yani (!) aslında çok da yabancı olduğumuz bir dünyayı izlemedik. Tinder gibi uygulamanın içinde gibiydik. Şöyle ki mesela gözünüzü kapatıp Shazam uygulamasının içinde bir simülasyon olduğunu düşünün. Beyninizde canlanan ne bilmem ama benim kafamda müzik dosyalarının olduğu bir binada harıl harıl koşturarak müziğin ne olduğunu dosyalardan aramaya çalışan bir insan canlanıyor. Arkadaş bulma uygulamasındaki simülasyonu ise burada gayet güzel kurgulanmış. Sonu güzel biten bir bölümdü yani en azından umutsuzluğa kapılmadım.😂 Yalnız sorun şu ki ben bu uygulamaya kişisel olarak bilgilerimi yanlış girsem ya da karşımdaki yanlış girse o zaman ne olacak ? O yüzden teknolojiye  falan güven olmaz bu işlerde.

5.Bölüm: Metalhead


  Korkunç bir bölümdü. Böyle bir şeyin gerçek olma ihtimalini düşündükçe ürperiyorum. Bölüm bittiğinde yapay zekaya karşı neredeyse tüm sempatim bitti. Yanlış insanların eline geçmeye görsün bu teknoloji. 
  Bu bölümün siyah beyaz olması da ayrı bir farklı olmuştu. Hikayenin öncesi bize bırakılmıştı ama neler olduğunu tahmin etmek zor değildi. Metalhead, bana Açlık Oyunlarını ve Survivor'ı anımsattı. Özellikle ağaca tırmanıp robottan saklanma sahnesiyle aklıma hemen Açlık Oyunları gelmişti. Bölümün siyah beyaz olması, kadının tam kazandı sanarken aslında kaybetmiş olması, eve doğru yol alan robotlar ve çalan o son müzik... Tüylerim diken diken oldu.
Not: Buradaki yapay zekalı köpekler köpekten çok hamam böceğine benziyordu ve bu ürpermeme sebep olan başka bir sebepti. Çünkü hamam böceklerinden acayip tiksinirim.

6.Bölüm: Black Museum


  Ve sezonun en son ve en vurucu bölümüne geldik. Bölümün en başında müzedeki suç aletlerini görmemle bir heyecanlandım. Eski bölümlerde kullanılan eşyaları görmek aynı zamanda bir yandan da sevindirdi. 
  Bölümün içinde 3 tane ayrı hikaye var ve üçü de çok iyi kurgulanmış hikayelerdi. Hepsinin ortak noktası ise bilinçle alakalıydı. Acıya bağımlı hale gelen doktoru dehşet içinde izledim. 2.hikaye ise ayrı bir olaydı. Adamın karısı ölmüş ki ölüm sebebi tam Black Mirror'lık bir sebepti. Yıllarca komada kalıyor kadın ve adamın gıkı çıkmıyor. Ne zaman karısının bilinci adama aktarıldı, olan oldu. Adamın kendine özel tek bir mahrem alanı kalmadı. Mesela ben kendi iç düşüncelerimi susturamıyorum,kafamda başka bir insanın daha konuştuğunu düşünemiyorum. Aslında başta çok süper bir fikir gibi gözüken bu durum en sonunda kadının bir oyuncağın içinde nasıl hapsolup kaldığına kadar varıyor. Yani insanın eli bir şeye değiyorsa orada bir arıza mutlaka çıkıyor. En başta hiç böyle bir şeye girişmemek lazımdı. Cidden bilinci oyuncağa hapsolan kadına çok acıdım.
  Neyse son hikayeye gelene kadar müze sahibi adam hikayeleri anlattığı kızın bilincini kullanıp bir şeyler yapacak diye düşünürken ters köşe oldum. Son hikayedeki adama da cidden çok üzüldüm. Neyse aynı olayı o pis adam da yaşadı. Gör bak bakalım nasılmış seni lanet olası pislik.😂😆 Kadının oyuncak ayıya hapsolmuş kadını da alması ayrıca bir hoşuma gitti. Sadece şunu düşünüyorum annesini bilincinde ölene kadar taşıyabilecek mi?

Benden bu kadar.Görüşmek üzere!

Beni İnstagram'da da takip etmek isterseniz şuraya tıklayın.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder