Merhabalar
Bu kitabı size nasıl anlatsam bilemiyorum. Çünkü söyleyecek
o kadar çok şeyim var ki cümleler yazılmak için birbirleriyle yarışıyor. Hani
okuduktan sonra buruk bir mutluluk veren kitaplar olur ya işte bu o tür bir kitap. Aileyle birlikte izlenen sıcak
bir film havası hissettim. Nitekim filmi de çekilmiş ve hatta en iyi yabancı
film dalında Oscar'a aday olmuş. Kitabı bitirir bitirmez filmi açıp izledim ve
filmin kitaba bu kadar sadık kalmasına çok şaşırdım. Aslında olması gereken bu
ama o kadar alışmışız ki kitabın değiştirilmesine, neyse konumuz bu değil.
Ove, herkesin mutlaka çevresinde bulunan huysuz, sert yaşlı
adamlardan birisi. Ama bence çok orjinal bir karakter. Öyle çok olay odaklı bir
kitap beklemeyin. Çünkü kitabın bütün gücü Ove’den geliyor. Hep aynı
karakterlere sahip kitapları okuduğumu Ove'yle anladım. Genelde kahramanları
genç insanlardan oluşan kitaplar hep daha geniş yer kaplıyor. Halbuki yaşlı bir
insanın da baş karakter olabilir hatta bu çok güzel olabilir. İşte bu kitap bunun
kanıtı niteliğindeydi.
Kitapta Ove'nin bir günümüzdeki halini, bir de gençliğini
okuyoruz. Böylece Ove’yi Ove yapan olayları anlamaya başlıyoruz. Zaten benim
bir günümüz bir geçmişi anlatan kitaplara ayrı bir zaafım vardır. Bu yazım
tarzının bu kitaba da çok uygun olduğunu düşünüyorum. Ve kitabın yazarını
düşünüyorum da cidden çok iyi yazmış. Bir kere çok özgün bir ana karakter oluşturmuş
kafasında. Ove'nin arabalara olan takıntısı, kurallara aşırı düşkün olması, her
sabah erkenden siteyi teftişe çıkması, tamir işlerinde çok iyi olması, günümüz
insanlarını anlamayışı, sert gibi görünen kabuğunun altında yumuşak bir
tarafının olması, beyaz gömleklilerden nefret etmesi ve elbetteki karısına olan
zaafı... Daha pek çok ince detay yazılabilir. Sen kalk böyle bir karakter yaz
yetmedi yer yer esprili yer yer duygusal bir yazım diliyle yaz. Yetmedi bu
ikisinin arasındaki dengeyi çok iyi kur. Yan karakterleri çok çeşitli
kişilerden seçerek ana karakteri destekle. Valla bravo!
Fark ettiyseniz yukarıya kadar yazdıklarımın hepsinde kitabın
adını söylemeden yazdım. Çünkü orijinal adı “Ove Denen Adam”olan kitap bizde
“Hayata Röveşata Çeken Adam” olarak çevrilmiş. NEDEN? Bunu neden yaptınız?
Sizin yüzünüzden bütün yorum boyunca adını söylemeden “kitap”diyerek yorum
yazmak zorunda kaldım. Çünkü ben üşengecim. Ve aynı kelime çok tekrar edince beğenmiyorum.
Çünkü ben takıntıları olan bir insanım. Hadi bunu bir kenara bıraktım bir
kitabın adı neyse odur. Yazar öyle uygun görmüştür. Üstelik orijinal ada sadık
kalınsa bölüm başlıkları daha anlamlı oluyor. Lafı açılmışken kitabın bölüm
başlıkları bile ayrı güzeldi. Bir kitap her şeyiyle mi farklı olur. Bak yine
kitap dedim sinirlerim bozuldu. Neyse sonuç olarak okuyun,okutturun. Çok güzel!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder