22 Aralık 2017 Cuma

İki Yeşil Su Samuru – Buket Uzuner | Kitap Yorumu



Buket Uzuner'le tanışmam hep verilen bir ödev sonucu olmuştu. Ortaokul yıllarımda ilk okuduğum kitabı Uzun Beyaz Bulut Gelibolu’nu okumak ablamın ödeviydi ve ben de merak edip okumuştum. Ve kitaba bayılmıştım. Lise yıllarımda ise Su kitabını okumak ödevimdi. Herkes mızmızlanarak okurken ya da internette özetini okuyup sınav odaklı okurken ben gerçekten o kitabı da beğenmiştim. Ve şimdi üniversitedeyken kütüphanede Buket Uzuner gözüme çalınınca kayıtsız kalamadım.
  Kitabın beni daha ilk sayfasından içine çektiğini hissettim. Karakterlerin hissettikleri çok güzel yazılmıştı. Zaten kitabın en beğendiğim yönü de hisleri yazmasındaki başarısıydı. Mesela bir his var. Ama literatürde adı yok. Sadece onu tarif ederek anlatabilirsin ama tarif edince de karşı taraf seni anlayamaz. Ben bu kitabı okurken aklımdan geçen ufak bir düşünce kırıntısına, bilip de anlatamadığım bir hisse rastladım. İfade edemediklerimin çok kısa ama etkileyici bir şekilde anlatıldığını gördüm. İşte benim İki Yeşil Su Samuru'nun en beğendiğim yönü buydu. Bir de benim de hayatına ilgi duyduğum Hemingway gibi yazarlara yer verilmesi hoşuma gitti. Sanırım kitapta başka da sevdiğim bir şey yok.


 Kitapta çok fazla hikaye vardı. Bunun da kitabı fazla uzattığını düşünüyorum. Ve her karakterin de bir analizi yapıldı. Gerçi yazar karakterlerin davranışlarının sebebini güzel verdi.  Mesela Nilsu'nun terk edilme korkusunun sebeplerini annesinden tut da kedisi Elvis'e kadar anladık. Aslında Nilsu gibi karakterleri severim ama bu kitapta bir türlü sevemedim. İçinde çok abes bulduğum hisleri vardı. Sadece kitap hakkında yorum yapılırken sürekli bir modern zamanlar romanı olarak belirtilmesi hoşuma gitmiyor. Modernlik nedir? Eğer bu kitapta yaşananlar modernlikse kime göre neye göre? Kitabın geçtiği zamanda ki modernlik günümüzde bile yok.

  Ve kitabın sonunu okuduğumda bütün zamanım boşa gitmiş gibi hissettim. Çok sinirlendim. Ben hayatımda böyle bir son okumadım. Yorumlardan sonra gerçekten şaşırtıcı bir son bekliyordum. Bütün olası senaryoları da kafamda oluşturmuştum ama hiçbiri tutmadı. Keşke okumasaydım bile dedim ne yalan söyleyeyim. Okuyucuyla dalga geçilmiş gibiydi. Artık önümüzdeki kitaplara bakacağız, zamanı geri alamayız. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder